29 Ağu 2014

Emzik Bırakma Savaşı 2

Evet malesef emzik bırakma savaşımız devam ediyor.

Aslında meme diye ağlamıyor.Tek sorun bütün uyku düzenimiz alt üst oldu. Emzik bıraktırıyoruz diye 2-3 gecedir kucağımıza alıp gezdiriyor sonra koltukta yerde neresi denk gelirse uyuya kalmasına müsade ediyorduk.Çünkü uykuya dalmakta çok fazla zorlanıyor 2 saat uyuyor sonra saatlerce ağlama moduna geçiyor.Öyle ara ara ağlama değil bildiğin susmadan salya sümük gözyaşıyla bağıra bağıra ağlama.Bırakıyoruz ağlar ağlar susar diye yok öyle bir inat yavaşlamıyor aksine ağlaması hızlanıyor.Ne uykusuz kalmam ne yıpranmam umrumda değil yeter ki bukadar ağladığını görmeyeyim. Günlerdir ne onda ne bizde uyku düzeni kalmadı.En son 3 saat ağlayarak uykuya daldı ve sabah uyandığında kirpikleri birbirine yapışıktı.Muhtemelen ağlamaktan gözleri iltihap yaptı ve kurudu.

SABIR evet sabretmeye çalışıyoruz ama gerek varmıydı gerçekten bukadar kızımın huzurunu kaçırmaya diye kendimi sorguluyorum.Zaten uykuyu sevmeyen , tilki uykusuyla yaşayan bir çocuktu şimdi oda kalmadı.Evlenene kadar emecek hali yoktu heralde.Keşke demiyorum ama bukadar ağlamasına sebep olduğum için üzülüyorum.Emzik zararlımı diye okumadığım yazı kalmadı.Aklımda kalanlar ;

Bebeklik döneminde sıklıkla kullanılan emziğin en geç 2 yaşın sonunda çocuk tarafından bırakılması gerektiği görülmektedir. Aksi halde bazı sorunlarla karşılaşılabilir. Uzun süreli bir emzik alışkanlığı sonucunda karşılaşılabilecek problemler:
- 2 yaşından sonra devam eden emme alışkanlığı dişlerin yer değiştirmesine ve üst dişlerin öne, alt dişlerin arkaya çekilerek aralarında açıklıklar meydana gelmesine neden olur. Bu dönemde bıraktırılabilirse bu açıklıklar kapanır. Ancak 3,5 yaşından sonra meydana gelen açıklıklar kalıcı hale gelebilir.
- 3-4 yaşlarına kadar emzik emen çocuklarda v tipi üst çene (üst çene darlığı) ve dolayısı ile yüz yapısında bozulma meydana gelebilir.
- 4 yaş civarına kadar emzik emmeye devam eden çocuklarda kulak ve burun hastalıkları daha sık gözlenir.

Eee bu durumda 2 yaşından önce bıraktırma kararım doğru.Ama bozulan uyku rutinin en kısa zamanda düzene girmesi gerekmekte.Yoksa ağlamakta içi çıkacak çocuğun.

Dün gece itibariyle Dr.Richard FERBER - Kontrollü ağlatma yöntemini denemeye başladım. Bu yöntemi denememe aşağıda ki maddeler sebep oldu diyebilirim ;

Kaynak: BLOGCUANNE den alıntıdır.

Bu yöntemle akşam Ela nın ağlama krizi 1 saat sürdü.1 saatin sonunda kendi yatağında sızdı kaldı.İnşallah eski uyku düzenimize geri dönebiliriz.Yoksa dayayacağım uyku şurubunu oda bizde huzurla uyuyacağız :)

Ne garip geliyor bazen düşüncelerim Yağız ı büyütürken böyle ağlayan ve ağlayarak dediğini yaptıran çocukları garipserdim.Anne babası yüz veriyor heralde bukadar ağlaması normal değil derdim.Şimdi garipsediğim duruma benzer şeyler yaşıyorum.

Not 1 : Eğer anne baba adayısan dışarda gördüğün hiçbir çocuğu garipseme yoksa başına gelir.
Not 2 : Bu süreç bana asabi olarak tanımladığım kocamın aslında ne kadar sabırlı olduğunu öğrenmemi sağladı.Kızına özelde olabilir tabi ama sesini dahi yükseltmedi.
Not 3 : Bahsettiğim ağlamalara apartman dahi ayaklanırken Yağız paşamız hiççç rahatsız olmadan mışıl mışıl uyuyarak rekora imza attı.Nasıl duymuyor aklım almasada güzel birşey olsa gerek deliksiz uyumak.

Sevgiler,
Araştırmacıanne 

2 yorum:

  1. Valla ferber için alem ne derse desin. Ben yaptım pişman da değilim. Çok işe yaradı. Sakın vazgeçme. Bir hafta sürer bu süreç. Her geçen gün ağlama süresi kısalacak.
    Uyuyamayinca gün içinde ne huzurlu oluyorlar ne huzur veriyorlar. Sadece onlar değil herkes perişan.
    Bir de ferberi gündüz de uygulat. Ama işin içinde anneanne olunca nasıl olur bilmem :))

    YanıtlaSil
  2. Suan bana süper gaz verdin tesekkur ediyorum :) aynen devam ediyorum ozaman.Gündüze gerek yok çünkü küçük hanım anneannesinde sorunsuz kendi kendine uyuyor sorun gecelerimiz :)

    YanıtlaSil

Okuduysan ses ver ;)

Bumerang - Yazarkafe